Yaz döneminin gelmesi ve okulların kapanması akıllara aynı soruyu getiriyor. ‘’Yazın neler yapabiliriz?’’
Bu sorunun içinde de ‘’ Ders çalışmalı mı?’’, ‘’Kitap okumalı mı?’’, ‘’ Yaz okuluna gitmeli mi?’’, ‘’ Çocuğumla yazın neler yapabilirim?’’ gibi farklı sorular barınıyor.
Bu sorulara verilecek cevaplar çocuğun yaşı, yetenek ilgi ve ihtiyaçlarına, ailenin maddi koşullarına, anne ve babanın çalışma durumlarına göre farklılaşabilir. Ancak bazı cevaplar vardır ki, farklılaşan cevaplar içinde ortak olarak yer alırlar.
Kaliteli zaman geçirmek
Kaliteli zaman çocuk ile ilişkinin güçlendirildiği, etkili ve eğlenceli zaman dilimidir. Her çocuk özeldir, istek ve ihtiyaçları farklıdır. Çocuğu tanımak bu zamanın gerekliliklerinden büyük payı kapsar. Çünkü bir çocuğun çok sevdiği bir etkinlik başka bir çocuğa hiç keyif vermeyebilir.
Aile oyunları
Aile oyunları ailecek hazırlanabilir. İstek, ilgi ve ihtiyaçlar çerçevesinde birey odaklı hazırlanan oyunlar çok eğlenceli ve çok öğretici olabilir.
Hazırlama isteği/ zamanı olmayabilir. Çocukların yaş dönemlerinin, gelişim özelliklerinin temel alınması ile hazırlanmış destekleyici oyunların sayısı günümüzde çok fazladır. Bu oyunlar da tercih edilebilir. ( Sosyal-duygusal gelişimler için kendini, duygularını tanımaya, ifade etmeye, başkalarını dinlemeye ve anlamaya yönelik oyunlar, fiziksel gelişimi için ince/kaba motor becerilerini, denge ve koordinasyon becerilerini geliştireceği oyunlar, zihinsel gelişim için merak etme, keşfetme, düşünme ve problem çözme becerilerini kullanabileceği oyunlar…)
Aile sohbetleri
Aile içi iletişim birçok şeyin olduğu gibi kaliteli zamanın da temelini oluşturur. Kendini tanıyan, ifade eden/edebilen, karşısındakini dinleyen ve anlamak isteyen aile bireyleri birbirlerine değer verdiklerini daha çok hissettirirler. Birbirlerini tanıma isteğiyle de aile bireylerine uygun kaliteli zaman etkinliklerine karar verebilirler.
Hayat yoğunluğunda anne-baba-çocuk ilişkisi olumsuz etkilenebilmektedir. Yaz döneminde aile toplantılarına başlamak ve sonrasında gelişen aidiyet ve duyulan mutluluk ile devam etmek ilişkileri güçlendirebilir.
Aile toplantılarının konusu her şey olabilir. Deneyimler, fikirler ve duygular paylaşılabilir.
Kitap okumanın önemi
Kitap okumanın belirli bir yaşı yoktur, belirli bir zamanı da. Yedi yaşında da okunabilir kitap, 70 yaşında da. Yaz tatilinde de, kışın en soğuk gününde de.
Çocuğun kitap alışkanlığını kazanması için kitapçıların ailenin sıklıkla ziyaret ettiği yerlerden biri olması önemlidir. Anne ve babasının elinde bir kere bile kitap görmemiş bir çocuktan her gün kitap okumasını bekler miyiz? Ya da beklemeli miyiz? Çocuklar çok iyi gözlemcidirler. Öğrendiklerinin büyük bir kısmını da ebeveynlerini rol model alarak deneyimlerler.
Yaz döneminde çocuğun kendi seçtiği kitapları okuması, okuma sonrası kitap hakkında fikirlerini sunması gelişimini birçok yönden etkileyebilecek bir süreçtir. (Okuma ve ifade sürecinde dil gelişimi, olay sıralaması, anlama, kavrama, değerlendirme, sosyal gelişim,…)
Bu alanda vurgulanması gereken noktalardan biri ‘’kitap okumak için okumayı bilmek şart değildir.’’ Ebeveynler okul öncesi dönemde olan çocukları için kitaplar okuyabilirler. Kitap ile tanıştırabilirler, bu kitaplar hakkında sohbet edebilirler. Kitabın bitiş noktasında kendi hikâyelerini devam ettirebilirler. Resimlerini yapabilirler. Bu seçenekleri daha da fazla çoğaltabilmek mümkündür.