Selektif Mutizm Nedir?

Selektif Mutizm Nedir?

Mutizm latince ‘’mutus’’ kelimesinden gelir ve bu kelimenin anlamı ‘’sessiz, suskun’’dur. Selektif mutizm ise seçici konuşmamazlıktır.

Seçiçi konuşmamazlık çocuğun konuşabilme yeteneğine sahip olmasına rağmen konuşabileceği bazı ortam ve durumlarda konuş(a)mamasıdır. Ancak bu konuşamama gelişimsel bir gecikmenin parçası değildir.

Selektif mutizmin görülme olasılığı klinik popülasyonda %1’den azdır. Az olması sebebiyle yapılan araştırmalar da kısıtlı kalmaktadır. Buna bağlı olarak mutistik kişilerin fark edilmesi güçleşmektedir.

Selektif mutizmin etiyolojisi (kaynaklanma nedeni) tam olarak bilinememektedir. Anksiyete (kaygı) temelli bir çocukluk çağı bozukluğu olduğu düşünülmektedir. Çocukluk çağı bozukluğu olarak düşünülmesinin sebebi genellikle 5 yaş öncesinde ortaya çıkmasıdır.

Son yıllarda yapılan araştırmalar göstermektedir ki, 5 yaş öncesinde ortaya çıkan bu konuşmamazlık aileler tarafından genellikle dikkat çekmemektedir, ancak okula başladığında somut ipuçları ortaya çıkmaktadır. Öğretmenlerin gözlemleri sürece büyük ölçüde yön vermektedir.

Neden fark edilmesi güçtür?

-Çünkü bu çocuklar konuşma yeteneğine sahiptirler. Evde konuşmaktadırlar.

-Çünkü bu çocuklar ‘’çekingen’’ olarak düşünülmektedirler. Selektif mutizm tanısı almış çocukların ebeveynlerinden alınan bilgilere göre yeni bir ortama girildiğinde cevap vermeme, gülümsememe ve tepki vermeme belirtileri çekingenlik ile ilişkilendirmelerine neden olmaktadır.

Özellikle okul ortamlarında, konuşmama durumu çocuklar için zor bir süreçtir. Kendilerini ifade etmemeleri, iletişim sürecine katılmamaları, istek/ihtiyaçlarını belirtmemeleri ve çevrelerinin kendileri hakkında olumsuz değerlendirmeleri olduğuna inanmaları psikolojik ve sosyal gelişimleri üzerinde etkilidir.

Seçici konuşmamazlık için destek önemli ve gereklidir. Destek süreci genellikle uzman psikolog ve psikiyatrist işbirliğinde gerçekleşir. Sürecin sağlıklı bir şekilde başlaması ve devamında, ebeveynlerin iyi gözlemci olmaları, fark etmeleri durumunda destek almaları bunun yanı sıra çocuğu konuşmadığı zamanlarda cezalandırmamaları ve konuşmaya zorlamamaları, rüşvetlendirme yolunu seçmemeleri, sosyal ortamlarda zor durumda bırakacak cümleler kullanmamaları kritik bir yere sahiptir.

                                                                        Gülşah ÖZGÜRLER

                                                               Psikolojik Danışman& Aile Danışmanı& Okul Öncesi Eğitmeni


Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.