Bir Rüyanın Canavarı: Gebelik Şekeri

Bir Rüyanın Canavarı: Gebelik Şekeri

Birçok kadının hayallerini kurduğu hamilelik dönemi… Anne adayı el üstünde tutuluyor, bebeğin sağlığı düşünülerek beslenmeye daha çok önem gösteriliyor, bazen aşermeyle yemeklerin önemi artıyor, ama bazen anne adayları rüyanın içinde bir canavarla karşılaşıyor: Gebelik Şekeri 

Hamilelik dönemindeki herkesin korkulu rüyası olan gebelik şekeri, anne adayıyla birlikte ilerleyen yaşlarında bebeğin sağlığını da olumsuz etkiliyor. Küçük önlemlerle bu sorunu atlatmak mümkün olduğu gibi bazı anne adayları katı diyetler ve insülin iğneleriyle uğraşmak zorunda kalabiliyor.

 

Peki nedir gebelik şekeri?

Özellikle gebeliğin ikinci yarısında plasentadan salgılanan hormonların etkisiyle hücrelerin insülin duyarlılığı azalıyor. Bu durum insülin direncine yol açıyor. İnsülin rezervi sınırlı olan ya da hiç olmayan gebelerde, insülin direnci arttıkça kan şekeri de git gide artıyor ve gebelik şekerine yol açıyor.

 

Uzmanlar gebelikte diyabetle karşılaşan hastaları iki sınıfa ayırarak inceliyor. İlki önceden de diyabet problemi yaşayanlar, ikincisi diyabetle gebelik döneminde tanışanlar. Hastalar arasında ikinci grup daha büyük yer kaplıyor. Aynı zamanda 25 yaşından büyükler, gebelikten önce kilolu olanlar, düşük yapanlar, birinci derece yakınlarında diyabet bulunanlar ve daha önce dört kilonun üzerinde bebek doğuranlar risk altında.

 

Anne adayları mutlaka tedbirli olmalı

İlk haftalardaki açlık kan şekeri değerlendirmeleri  daha önce diyabetle tanışmamış hastaların teşhisinde büyük rol oynuyor. Ayrıca 24 ve 28 haftalarda glikoz yüklemesiyle yapılan şeker yükleme testi diyabetin erken tedavisini sağlayarak anneye ve bebeğe olan zararı minimuma indirebiliyor. Bu testin bebeğe hiçbir zararı yok ve bütün anne adaylarına öneriliyor.

Hamilelikte kan şekeri dengelemesinde en önemli nokta doğru miktar ve şekilde karbonhidrat tüketmek, öğünlere doğru şekilde bölmek ve kan şekeri dengeleyiciler ile birlikte yemek.

Örneğin pirinç pilavı yerine bulgur pilavı tercih edilmeli ve salatayla birlikte tüketilmeli. Böylece şeker kana daha yavaş karışıyor.

gebeliksekeri

Bu tatsız şekerle tanışan anneler meyveyi hayatından çıkarmamalı ancak süt, yoğurt, ceviz, fındık gibi dengeleyicilerle birlikte, günde 2-3 porsiyon halinde yemeli. Çünkü yetersiz karbonhidrat alımı bebeğin beyin gelişimi üzerinde olumsuz etkilere sahip. Sadece basit şeker içeren gıdalardan uzak durmak gerekiyor. Bunlar reçel, bal, pekmez, çikolata, çay şekeri ve marmelat gibi gıdalar. Bunlar kan şekerini aniden yükseltip aniden düşürdüğü için zararlı olabiliyor.

 

Korkmayın!

Küçük egzersizler ve yürüyüşlerle ortalama dört haftada kan glukoz seviyesinde ciddi düşüşler kaydedilebiliyor. Ancak yeterli olmazsa insülin tedavisine geçiliyor. Bu hastalarda öncelikle hastane şartlarında kan şekeri dengelemesi yapılıyor. Bu tedaviden çekinmenize gerek yok, çünkü insülin büyük bir molekül olduğundan plasentadan geçemiyor ve bebeğinize ulaşamıyor bile!

 

Peki ya doğum?

Şeker kontrolsüzlüğü bebeğin irileşmesine; böbrek, kalp, omurga anomalilerine sebep olabiliyor ve gebelik tansiyonunu çıkarabiliyor. Bebeğin dört kilodan fazla olması durumunda diğer etkenlere de bağlı olarak bazen sezeryan gerekebiliyor. Diyabet sadece gebeliğe bağlıysa doğumdan sonra genelde normale dönüyor ama yine de doğum sonrası altı ve sekizinci haftada kontrole gidilmesi ve obezite varsa diyetisyene başvurulması tavsiye ediliyor.

                 Bilge Özkan

Balıkesir Tıp Öğrencileri Birliği


“Bir Rüyanın Canavarı: Gebelik Şekeri” için 2 cevap

  1. Adınla paralel Bilgece bir yazı olmuş. Aynı konuda bir haberi geçtiğimiz günlerde okumuştum. Hamileler ve eşlerine yönelik çok güzel bir bilgilendirme. Aynı çizgide yazıların devamını diliyorum 🙂

  2. BalıkesirTÖB’ün yazılarını her an ilgiyle takip ediyorum.Yine çok güzel bir yazı kaleme alınmış.Ellerinize sağlık,iyi çalışmalar dilerim.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.